15 Eylül 2014 Pazartesi
En çok annem özlemiş
Şimdi açıkça terk edilmişliğine mi ağlıyorsun yoksa hırs mı seni karmaşık duyguların içerisine iten
Ne ye ulaşmak derdin en mükemmeli yok bunu bile bile hayal kurmak bedava diye mi bunca acı
Bedel ödetmiyorum, yalan söylemiyorum ben iyi bir insanım diye mi kalbini ovuyorsun, kaybetmenin köküne indiğinde merhamet; içimde kedi ya da köpek beslerim, insan ararım yal vermek ya da su vermek için hep hak ararım hak; hak edilmeyene verilmekten yoruldum, yorgunluk; boşa çabalamanın sonunda hissedilen hissiyatım.
Neyse köküme dönelim salaklığıma ya değerini bilmiyorsun dedi; ya da sen değersizsin.
Kimin neyi söylediğinin ne önemi var ki şimdi terimsel sözcük yazıp bu yazıyı süslemek isterdim, sırf sen sözlük arama diye basit ve yalın bir dil kullandım, çünkü cahilsin bilirim…
Enikonu saçmalıyorum anladığın, sırtımı arkamda ki sandalyeye yasladım, vay be! İlla yaslandığın şey bir insan olmak zorunda değilmiş bir sandalye bile bu işe yaraya biliyormuş, anlayacağın bu sandalye senden daha delikanlı çıktı.
ben her zaman geçmişime ağlarım çünkü insan, neden mi insanım? fıtratım böyle, gittikçe karmaşık hayatlar çekiyor dikkati cahil birine gönül vermek diş çıkartmış bir çocuğa meme vermek gibidir sız hıç dişleri çıkmış bir bebeğin meme ucunuzu ısırdığında ki acısını bilir misiniz? Hem karnını doyurur hem de ısırır, sevgili bulmuş benim sevgili arkadaşım kendince kurallar koymuş kuralsız hayatına, hiç mi geriye dönülüp bakılmaz hani sana bir harf öğretene kırk yıl köle olmak merakı ben demekten yorumdum.
Herkesi sevmek: aşk değil bendeki.
Annem onu çok özlemiş yaşlanıyor annem bugünler sık sık şekeri yükseliyor herkese onu anlatıyormuş; lafı geliyor bana annem anlatıyor; ’’ akıllıydı iyiydi en az kaymakam olur’ ’annem sunu bilmiyor, nankör oluşunu ve kendi hatırının yeni bulduğu manitasının hatırından daha hatırsız olduğunu ya da neyse yazayım dedim.
Kadınlardan nefret eden bir insanın kadın sevmesi ilginç bir şey, âşık olması ruhundaki canavara yem etmesi, size yafta vurması komik olan gençliğin en ateşli dönemlerinde kobay gibi kullanılmak, seni doğruya çekeceğini söyler sen bulanık bir zamanı yaşarken karşına çıkar size öğüt verir der ki sen bana her şeyi anlat ben sana yardımcı olacağım sonra mı ne yapar, siker gider kendinde kaçar berat eder tüm ırzcılar gibi.
NE biriyle basmış lığı vardır ne de görmüşlüğü içindeki Gollom dur, iyisidir hayatın kötüsüdür.
Sonra baba olmak ister, bir kız çocuğu olacaktır muhtemelen ve ne kınadıysa onu yaşayacaktır, dün anneme anlattım onu dedim ki; yeni bir sevgili bulmuş sizi unutmuş aramayacakmış sormayacakmış nişanlanıp yuva kuracakmış, hasta ruhuna bakmadan… Okuyacakmış daha da yükselip belki de adam olacakmış.
Sonuç: Kadının İlk sevişmeden sonra onbeşgün kaçmış lığı oldu, inanmıyordu hiçbir kimseye sonra kaldırımda gördü… Acımayacakı,, acıdığı için acınacak hale düştü Gülümsemiş annesine,anne demiş; ben hep üzüldüm üzülmüşlere dert aldım yara sardım yaramda sarıldı ama bahane inandırıcı değildi be anne! Acımış canı 17 ayına acımış onca kahra, aşağılanmaya ve …çünkü o onu bulduğunda diğeri onu boğum arifesindeymiş. Annem hasta ve annem en çok ölüleri özlemiş. Mesela kaybettiği kardeşlerini, mesela insanlığı mesela merhameti mesela nankörü.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder